Ana içeriğe atla

1.Kurgu Agent Tiyatrosuna HOŞGELDİNİZZZ !



Senaryo 1 :

TL - artık olmuyor,uğraştık ,biliyorsun düzelmen için çok çaba sarfettik.olmadı.yollarımızı ayırıyoruz.başka iş ilanlarına bakmaya başla.

Agent gider.Çağrının başına oturur.

Müşteriye söyler :
-ben şu kampanyadan yararlanmak istiyorum.
-bak,baştan söyleyeyim..baştan şöyle anlaşırız.sonra bunun algısı vergisi var kızııım.sonra bak bana gelip de mızıldanma.heee,ayağını denk al.

şu şu kadar şu ödemen var
-biz parayı kolay kazanmıyoruz ...hanım
-ben mi söyledim sana kampanyaya gir derken.sen gireceksin kampanyaya.ben burda bunları duyacağım.girmişsin kampanyaya,onu verdiysen bunu da verirsin .
kişi mırıldanır
-heyt kime konuşuyorum burda !benim yetkili diyorum benim !

bu ödememin bana geri iade edilmesini istiyorum
-oldu efendim,başka arzunuz.Öyle her geçene geri iade olaydı oooooo !yapmıyorum ödeme filan ,git,belediye baksın sana.

-benim ödemem 15 olacaktı bana 23 gelmiş
-bu önceki devirde 0,17 yazıyor .bu önceki yatırılamayan ödemeden mi ,diyen kişiye
-sen allahtan belanı istiyorsun herhalde kadın,çok muz zenginsin,fikren engin misin?ben burda kimlerle muhatap oluyorum,ödemesi 240'ı aşmış,sen tutmuş bana 1 liranın hesabını yapıyorsun !git işine ya !

-bunun parası bu mu ,şunun ödemesi ne zaman
-ilgili ekranlarıma ulaşıyorum
-ne çok ilgili ekranınız var !
-beğenmiyorsan geç başına ,senin isteğine yetişebilmek kaç saniye görürüm seni ben !


ben şu kampanyaya girmek istiyorum.
-düzenli ödeme yapman lazım.otomatiğe bağlaman lazım,yapabilir misin ,bilgilerinde sicil olmaması lazım ,yapabiliyor musun
-ben inşaatta işçiyim ,ödemelerim gecikiyor
-o zaman kusura bakma da arkadaşım ,kampanya nerene yan,,ben bile girmiyorum kampanyaya.cebinde varsa para herşey kampanya !git git kurtar kendini,girme böyle zararlı şeylere....

işine gelmeyen açıklamaya karşındaki kişiye şırpıntı diyen kişiye
-Allah seni bildiği gibi yapsın ,seni ben adam yerine koyup gezmem !

Agent gülümseyerek gider !

"oh be,neydi o öyle anacım,rahatlayıvermişim.üstüne dua aldım bak "

işe yeni giren agenta takım liderinin yanında :
-Bunlara kanma.bunları burnu pek yukarıdır.pek kolay gelmiştir bu yere.Allah kurtarsın arkadaşım!

arka fonda da :
Sertab erener "güle güle şekerim" çalar.




1.sahne sona erer.
2.sahne çok yakında blog sayfalarımızda....



Yorumlar

Şükran dedi ki…
ses deneme bir ki bir iki :)
Unknown dedi ki…
:))))

Öncelikle yeni blog görüntüü güle güle kullan canım.Önceki de çok güzeldi,hatta açıkcası daha samimi ve seni iyi yansıtan bir temaydı.Bu daha profesyonel olmuş.Emek harcandığı belli:)
Değişiklik iyidir,ben de başına bir oturabilsem ben de değiştiricem de bakalım ne zaman?:)
Bu arada yazı gözlem ya da bir oyundan alıntı mı yoksa yeni bir işe mi başladın arkadaşım? Deeptone yorum yapamadığını yazmış senin bloguna.Bakalım benim yorumum kaydedilirse haber vericem ona da ;)
Sevgiyle kal..
Şükran dedi ki…
ben de denedim oluyor Ebrucum :)))
ee gelmişsin özlüyoruz seni,bilesin yani ;)evet ben iş değişikliği yaptım.uzun hikaye bir gün müsait olduğumuzda araşırsak konuşuruz.Açıkcası benim için uzun vade olarak görünmüyor.hareketli iş yaşamından oturmaya geçiş bana pek yaramadı.
bir süre böyle kullanayım da artık sonra değiştiririm yine ,değişiklik yapmanın zamanı gelmişti.
şimdilik tiyatromu burdan oynayacağım yazılarla,...
tekrar hoşgeldin,özledim seni :-))

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o