Ana içeriğe atla

Radyo Şanse Pazar'da yine...

bazen kendimi rüyada gibi hissediyorum.Günsüz,aysız,yılsız yaşar gibi..Ağzıma bir şeyler alıyormuşum da yiyormuşum gibi hissederek..hani hep bir şeylerin tadını alarak...

La Lalalala O lala !!:-)
Pazar sabahı pazar sabahı çıktık mı karşınıza yine.Efendim ne iyi ettiniz de geldiniz,sefalar getirdiniz.Radyomuza neşe ,enerji, pazarıma çarşı eklediniz.Hoşgeldniz sefalar getirdiniz....

Sizler bu saatte radyo frekansımızda bizi dinlerken kimimiz yine pazar mesaisinde olacak ,kimi yarım kalan işlerini tamamlayacak , kimi pazar buhranına kapılacak,kimi 'ay yine pazartesi geliyor 'diyecek ve kimi de bu pazar gününü keyifini yaşamak için güne güleryüzle başlayacak tüm debdebelere rağmen...
Nasılız bakalım?İyi miyiz?İyiyiz iyiyiz.Ben de çok şükür iyiyim.Sizleri gördük daha iyi olduk:)

güne nasıl olsa nasılsın iyi misin diye başladık.Ajda gelsin o halde.Pazar Günümüzün ilk konuğu Ajda !


Bugün kafama koydum.Hani türk pop müziğinde yerini almış büyük isimlerimiz var ya .bugün onlar benim konuğum.
Biraz nostalji de takınabiliriz.Hatta kafama esti yabancı klasikleşmiş hafızalarımızdan silinmeyen şarkıları da araya serpiştiriverelim.
Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir günlerini başlattık sevgili dostlar ! Bu hafta ismini sizin de duymadığınızı tahmin etmediğim  ,benim de ilk kez bugün dizeleriyle ve hayatıyla tanıştığım bir şairin ruh çalkantılarına şahit olduk. Kimdir Bu şairimiz peki ? İlhami Çiçek'ten bahsediyorum ,efenim!
Kendisi şimdiye dek adına aşina olmadığım şairlerden biriydi.Şiir okuma gününe giderken de bu sebeple kendisi hakkında bir ön bilgi edinmek istedim.Belki aranızda bilenler vardır,bilip de unutanlar vardır,hiç bilmeyip de bilecek olanlar vardır...Vardır da vardır işte amaaan:)

1954 yılında Oltu'da doğan İlhami Çiçek 1983 yılında Tokat'ta hayatını solandırır. Sonlandırır diyorum çünkü şairin ölümüne ilişkin bazı rivayetler vardır.Kimisi epilepsi krizine tutularak öldüğünü söylerken kimisi pencereden atlayarak intihar ettiğini söyler.Sıkıntılı,içine kapanık hüzünlü bir çocukluk geçirir.Toplumla uyum sorunu yaşamış olduğu için kendisini şiire adamış.Tüm divan kitaplarını da yalayıp yutmuş bir zât anlayacağınız.İlk şiiri de Adımlar dergisinde yayınlanıyor .Otel Odası.
Şiir kitabı ise kendisinin ölümünden sonra yayınlanmış.Kendisi Hüznün Mesnevisi ismini koyacakkken yayıncılar Satranç Dersleri adını vermişerdir.Bölümler halinde yazılmış Satranç Dersleri adında şiirleri vardır.Kendisi İslamcı Şair olarak tanınıyor.Ama bunu şiirlerinde bariz olarak görmüyorsunuz.Keyif sakinleri olarak ' şiir şirdir ' anlayışına istinaden hiçbir ayrım yapmadan okuduğumuz şairler arasında İlhami Çiçek'i de tanımaktan memnun olduk biz.

Sezen Aksu ile devam edelim. Şarkının sözleri ile ne kadar anlamlı geliyor kulağa...La İlahe İllallah 



BİR HUYLANIŞIN ÖYKÜSÜ


kendini bildi bileli

yalnız

konumuyla ilgili yalnızlığında

gerçekten yalnız olduğunu sanarak

çıldıran

korkunç kalabalık bir adamdı dünya

**
süreli nöbetlerle

köpükten giysiler biçip ağızlara

çarpmalarla geliyordu sara

**

ufaktı

onun çok çakısı oldu

o

adamın çoğalan ağzını ilk gördüğünde

bütün çakılarını kaldırıp atacaktı

bir gece

yeryüzünün en ağır baltasıyla

en kuytulardaki ağaçtan

kesti ve önündeki salkım saçaktan

bir tutam saçtı kalkan geceye koşaraktan

ve işte öyle oldu

köye ilk gelen jipin altında

arkadaşından fışkıran kanda da

yine öyle bağırarak kalkıp

ve böyle başladı saçlarının isyanı


Reklamlardan sonra yine buradayım..Şanse Pazar 'dasınız....

Sandınız ki günümüzden reklamlar.Bu da bizim radyoculuğun renkleri işte,n'aparsınız;)

Bu pazar dinleyicilerimiz bizden birbirinden lezzetli yiyecekler kazanabilir her an.Biricit'ten lezzetli yiyecekler bulabilirsiniz. Of'lu Fadime'den de tavşan kanı çaylar.Yok ben kan man istemem derseniz size paşa çayı yaparız.anlaştık mı :)
benden de mor salata 
elbette ben bunun nasıl yapıldığını anlatırım size.
Önce kırmızı lahanayı innce innnnceee doğrıyoruz.Limon ve tuzla elimizle ovup yarım saat dinlendiriyoruz.Ayrı bir yerde de kuskus makarnayı haşlıyoruz çok az bir yağla. Dikkat edin;çok yağlı yapmıyoruz.Kuskus o zaman çok yağlı oluyor.Hoş olmuyor.Makarna haşlar gibi haşlıyoruz.Kuskuslar top top olup da şişene kadar haşlıyoruz.ardından çukur bir kaba önce doğradığımız kırmızı lahanaları yerleştiriyoruz.Üstüne de kuskus makarnayı koyup bastırıyoruz biraz.Sonra bu salata bir gece dolapta bekliyor.Ertesi gün servis ediyoruz sonra ,şekil 1A :) Eğer siz de benim gibi öğünü salatayla geçiştirenlerden,salata yemeği sevenlerdenseniz,soğuklarla aranız iyiyse ,yemek aramıyorsanız ya da yemeğin yanına ne değişik yapsam da sükse yapsam diyorsanız buyrun size mor salata! Afiyet bal şeker olsun.Boğazınızda dizilmesin olur mu:-)
Bu salatayı radyo alıcınızdan almak istiyorsanız yapmanız gerekeni biliyorsunuz 4999 Şanse Pazar yazın.Mor salata size gelsin.Bakalım bu haftanın talihlileri kimler olacak !

Nilüfer gelsin hadi bir de ,ne söylesin bize..Hazır mor demişken..Mor menekşe söylesin bize...Şanse Pazar'da Mor menekşe kokuları...

  
Şükriye'den dedikodular.Magazin boyutuna inelim bari.
Şükriye sonunda sesli kitabını bitirdi.
Önüzmüdeki günlerde blog seslendirmesine de başlayacak olan maymun iştahlı kızımız ,
bugünlerdeki şekil değişikliğinden dolayı pek ağzı kulaklarında.
Facebook hesabını aylar önce kapatan Şükriye bu son günlerde yine açtı.Ama artık eskisi gibi abartmıyor.
Keyif'teki şiir günleri olmasa hiç açmazdı amaaaa...hangi şairin okunacağını bilmesi lazım..gitmeden önce okuması lazım.
 tartması lazım;değil mi ya !
Bugünlerde ihmal ettiği ziyaretlerini yapan Şükriye ,tiyatro oyununun ilk perdesini pazartesi günü açacak.
Önüzmüdeki günlerde radikal değişimlerinin devamının geleceği endişesindeyiz.Hiç belli olmuyor bu kıza,hiç !

Bülent Ortaçgil geliyor..Olmalı mı Olmamalı mı, diyor 




Bülent Ortaçgil ile Fikret Kızılok'un birlikte çocuk şarkılarını söylediği albümü vardır. İnsanın saatlerce dinleyesi geliyor.Çocuk şarkılarını seven bir insan olarak tiyatro oyunlarına çok yakıştırıyorum.Gölgem,Farkında mısın,hele hele Bilmece...ve Anlatabilsek.... Hadi onu da dinleyelim  sırası gelmişken..Canım istedi:-))


Anlatabilsek..çocuk sesinin olduğu şarkılar da bana çok sıcak geliyor.Nil Karaibrahimgil 'in 'Ben Buraya çıplak geldim' şarkısı da bu yüzden çok naif geldi.

Mazhar Fuat Özkan geliyor


Şanse Pazar bugün yayınına erken son veriyor. Biricit'in lezzetli yiyecekleri ve mor salata bu hafta benim oluyor.Yiyecek bir gram bir şey yok.Haftaya artık haftaya:)

Haftaya yine radyo frekanslarımızın başında olacağız..Sevgiyle kalın esenlikle kalın.... 


Yorumlar

Unknown dedi ki…
bu8 hafta sakin geçmiş program canım:)müzikler de sakindi ama,dinlendirici.bir ara haberleşelim de ben de konuk olmak isterim programına:)

Bu blogdaki popüler yayınlar

O o bir Türklerin Emile Zola'sı, O..o bir müzmin bekar , O kadın naturalisti...

*18 Ağustos 1864 doğumludur.Babasından etkilenmemiştir.annesine ise çok düşkündür. Annesi o dört yaşındayken veremden ölmüş ,bunun üzerine teyzesinin evine Aksaray'a yerleşmiştir. *Annesinin veremden ölmesiyle beraber evhamlı biri olur.Hatta Ahmet Mithat Efendi'nin kızını kendisiyle evlendirme teklifini nazikçe reddeder ve ömrü süresince evlenmez.Refik Ahmet Sevengil'in neden evlenmiyorsunuz sorusuna odasında bir nefese dahi tahammül edemediğini ,sinirli olacağını hatta bu sebeple misafirlikte bile kalmadığını dile getirmiştir. *Kadınların arasında uzun yıllar yaşadığı için onlardan etkilenmesi şüphesiz.Örgü ve tentene örmesi,reçel pişirmesi,evini bir kadın gibi titizce temizlemesi onun bu yönünü doğrular. *Sanat için sanat mantığından ziyade sanat toplum için yapılır görüşünü savunmuştur.Türklerin Emile Zola'sı diye bilinir öğretisel naturalizm akımında.'Deneysel Roman' Sadece belli bir kesimi anlatmaktansa halkın günlük hayatı üzerine yazmayı hedefle

Güzel İnsanlar Biriktirmişim,

Bugün bir huysuzluk vardı üzerimde.Gece de uyuyamamışım.Sabah gözümü bankanın mesajıyla açtım.Sağolsunlar,bugün şerefine,alışveriş edeceğim noktalardan ne alırsam üç katı fazla puan vereceklermiş.Ben ise ihtiyacım olmadıkça alışveriş etmeyi seven bir tip olmadığımdan bu mesaj bana yaramadı.Sağolsunlar yine de sağır sultandan önce doğum günümü kutlama lütfunda bulundular. Annem bugün  benim için  hazırlık yaparken  neli pasta  istediğimi sordu.Ben de beş karış suratla yapmamasını söyledim.Dedim ya ,doğum günüm benim için tam bir mutluluk kaynağı değil.Hatırlanmak,kutlanmak güzel şeyler.Sadece yanağıma iki öpücük ve seni seviyorum demeleri yeterli...Yoksa insanların benim için yorulmalarını istemiyorum.Hele hele oruçluyken...Ama annem bu...Koca kazık olmama rağmen tüm gününü mutfakta geçirme pahasına da olsa birbirinden leziz 4 çeşit yemeği yetiştirdi,üzerine bu moloz yığını düşmüş gibi duran bezmin bir kıza doğum günü pastası yaptı.Masayı da kurdu bir güzel...Gık bile demedi..Öyle

Cemal Süreya ,Keyif Sanat Kahvesi'nde

Camında Turgut Uyar'ın Göğe Bakma Durağı şiiri yazılıdır.Uşak'ın farklı ,özgün ,kültür sanat çalışmalarının  yapıldığı ,sahiplerinin de sıcak ,sanatsever oldukları aşikar;) Keyif Sanat Kahvesi'nde şiir okuma akşamlarımız başladı malum.Ben tabi ara ara kaçak olsam da ,her gittiğimde aldığım keyfi size anlatamam. Şiiri bu akşamlar sayesinde sevdiğimi itiraf etmeliyim.Bazı zaman ruhsuz okuyan arkadaşlarımın okumasından keyif almasam da ,onların şiire karşı duyarlılığı ,zaman geçtikçe okumalarında çaba sarfettiklerini görünce,bu tür ince şeylere önem verdiklerini  düşününce mutluluğum artıyor aslında.Bu yüzden bu açıdan bakınca tahammül edebiliyorum. düşünün,önceden şiir yazıp şiir okumayan,bildiği şiir ikiyi geçmeyen kişiyken şimdi başka şairler tanımak için çaba sarfediyor,sevdiğim şairlerin kitabını bizzat alıyorum. Ama şiir yazmıyorum artık !!! Boyumun ölçüsünü aldım,şiir yazmak ne kadar kolay görünse de zor zanaat ,bunun farkına vardım:-))) Sanırım iyi de o